Psikolog Bipolar Bozukluğunu Nasıl Tanımlar?

Posted by Kiara on June 22nd, 2021

Psikolog Gözünden Yaygın Anksiyete Bozukluğu™Yaygın anksiyete bozukluğu az bilinen fakat birçok insanın muzdarip olduğu ve bir psikolog görüşmesi talebinde bulundukları rahatsızlıklardan biridir. Bu kişiler günlerinin neredeyse tamamını endişelenmekle geçirirler. Psikoloji uzmanlarına göre, yaygın anksiyete bozukluğu hastalarının çok yorgun hissetmeleri normaldir. Çünkü hiç bitmeyen kaygıları vardır, dinlenmeye vakit bulamazlar.

Halk arasında kuruntu hastalığı olarak da bilinen bu rahatsızlığın genel belirtisi olan endişe aslında işlevsel ve gerekli bir duygudur. Bu endişe bireyleri tehlikeli durumlara karşı hazırlar. Örneğin bir sınava hazırlanma aşamasında endişe olmasaydı kişiler ders çalışmazlardı. Fakat ne zaman bu kaygı kişilerin işlevlerini psikolog kaybetmesine yol açmaya başlarsa o zaman problem haline gelir. Böyle durumlarda bireyler karşılaşılan tehlikeye hazırlanmak yerine, tamamen endişeye odaklanmış hale gelirler. Hayatları yaşanmaz bir hale gelir. Tam bu noktada bir psikolog ya da psikiyatri uzmanı ile görüşmeleri tavsiye edilir.

Psikolog Gözünden Yaygın Anksiyete Bozukluğu Belirtileri

Bu hastaların aşırı ve kronik şekilde hissettikleri endişe duyguları çoğu zaman gerçekle orantısızdır. Uzman psikolog görüşüne göre belirtiler şu şekilde listelenebilir:

? Elle tutulur bir neden yokken bile endişe halinde olmak

? Küçük bir sebep karşısında bile aşırı yoğun kaygı duymak

? Devamlı bir yorgunluk yaşamak

? Odaklanma problemleri yaşamak

? Kronik baş ağrısından şikayetçi olmak

Eğer bu belirtiler en az altı aydır mevcut ise, kişi tanı kriterini karşılıyor demektir. Bir psikolog ya da psikiyatri uzmanı ile görüşmesinde fayda vardır.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Psikolog Tedavisi

Kişilerin gündelik hayatını olumsuz anlamda etkileyen yaygın anksiyete bozukluğunun tedavisi mümkündür. Psikolog desteği ile tekrar normal yaşam fonksiyonlarına kavuşabilir. Gerekli görülürse bir psikiyatri uzmanı önderliğinde farmakolojik tedavi de sürece dahil edilebilir.

Bu hastalıkta terapistler tarafından en sık tercih edilen ekol bilişsel davranışçı terapi ekolüdür. Bu ekol ile, hastanın endişesi hakkında olumsuz ve yanlı inanışlarının yerine alternatif düşünceler yerleştirilir. Ayrıca, bu hastalardan kendilerine bir “endişe zamanı” belirlemeleri istenir. Gün içerisinde herhangi bir konuya dair kaygı duyduklarında bu kaygıyı akşamüstü “endişe saati”ne ertelemeleri gerekir. Böylece kişi endişeyi erteleyebildiğini ve onu yönetebileceğini öğrenecektir.